1 portée
une portée de chatons — karındaş kedi yavruları
la portée d'une arme — bir silahın menzili
la portée de la voix — sesin erişebileceği uzaklık
garder un objet à portée de main — bir şeyi elin erişebileceği uzaklıkta tutmak
livre à la portée de tous — herkesin okuyup anlayabileceği kitap
tenir qqch hors de la portée des enfants — bir şeyi çocukların erişemeyeceği uzaklıkta tutmak
un sujet de portée mondiale — dünyaca önemi olan bir konu
Dictionnaire Français-Turc > portée